27 Ocak 2015 Salı

Bebek Alışverişi- (Taşıma Araç Gereçleri)

Bebeğinizin doğumu yaklaşırken sizi alışveriş heyecanı daha çok saracaktır. En iyisini almak isteyeceksiniz elbette. Ama en pahalısı demek en iyisi demek olmuyor. Bunu da bu konuda yaşayarak gördük. En pahalı ürünleri almadık tabi ki de, ancak elimizden geldiği kadar araştırdık. Her ürünün farklı avantaj ve dezavantajları oluyor. Bebek arabası, puset ve ana kucağı olarak Kraft Twist Travel Sistem'i tercih ettik. Bunu almamızdaki en büyük etken arabanın üzerinde puset ve ana kucağının dönüyor olmasıydı. Gerçekten çok iş gören akıllıca bir yöntem. Başlangıçta bebeğiniz küçük olduğu için size bakmasını isteyeceksiniz. Daha sonradan da çevreyi keşfettiğinde dışarıya doğru bakmak  isteyecek. Ayrıca güneş, rüzgar, yağmur vb. durumlarda istediğiniz yöne çevirmek daha doğru olacaktır. İşte bu sebeplerden dolayı çift yönlü bir sistem daha mantıklı oluyor. Diyeceksiniz sizin ürün en doğru seçim miydi? Ana kucağı hariç evet. Ana kucağı istediğimiz kadar konforlu değildi. Biraz konumu itibariye çocuğa rahatsızlık verebileceğini düşündük. Gerçi bizden sonraki çıkan ürünlerde ana kucağının bel destek kısmını sanırım değiştirmişler. Belki şu an daha kullanışlı hale gelmiş olabilir. Ayrıca arabasının büyük tekerlekleri şişme tekerlek. Arabayı çok uzun süre kullanmadık ancak 8.ay civarında tekerleklerimiz patladı. Ek ücret (yaklaşık 100 TL)ödeyerek değiştirdik. Ana kucağının rahatsızlık verebileceğini düşündüğümüz için de Maxi Cosi ana  kucağını ayrıyeten aldık. Ve iyi ki aldık dediğimiz bir ürün. Uzun yolculuklara çıkan bir aileyseniz gerçekten çok gerekli ve kullanışlı bir ürün. Bebeğimiz büyümesine rağmen hala ondan vazgeçemedik ve evde de kullanıyoruz.

Ailelere tavsiyemdir: Almadan önce iyice araştırın. Ama unutmayın  hiçbir şey kullanılmadan anlaşılmıyor. O yüzden kendinizi de çok yormayın.

23 Ocak 2015 Cuma

Bebek Alışverişi-(Giyim)

Bebek alışverişi işin en zevkli kısımlarından biri. Burada şunu bunu alın diye bahsetmeyeceğim sadece bazı deneyimleri paylaşacağım sizinle. Ama abartmamak lazım çünkü hiç kullanamadan kaldırdığınız şeyler olabiliyor. Bebeğinizin ne kadar doğacağını bilemediğiniz için bazı şeyler küçük geliyor. Özellikle bebek kıyafetlerinde 50 cm olarak satılan ürünlerden çok fazla almamanızı tavsiye ederim. Ayrıca mevsim geçişlerini de hesaba katarsak başlangıçta az alıp daha sonra fırsat oldukça almak daha mantıklı oluyor. Eğer benimki gibi çok kusan bir bebeğiniz varsa fazla kıyafet gerekiyor hem sizin hem bebeğiniz için. Ama bunun hazırlığını bebeğiniz doğduktan sonra yapmanız daha iyi. Başlangıçta hastane çıkışı 2 takım yetiyor. İç zıbın denilen çamaşırlar artık pek kullanılmıyor. Yani en azından ben hiç kullanmadım. Eldiven ve önlük benim en çok ihtiyaç duyduğum eşyalardı öncelikle. Tabi bu bebeğinizin yapısına göre değişiyor. Yani kusması ile ilgili. Ayrıca annelik konusunda henüz tecrübeniz yoksa bebeğinizin üstünü çıkartmak zor geleceği için sadece alttan çıt çıtlı olan bodyler yerine yanlardan yani bedenin üzerinden ve omuzlardan çıt çıtı olan bodyleri tercih etmeniz daha uygun olacaktır.

Ailelere tavsiyemdir: Başlangıçta çok fazla giyim eşyası almak yerine bebeğinizin gelişimine göre almak daha çok işinize yarıyor.

16 Ocak 2015 Cuma

Bebeklerde Oturma, Yürüme ve Emekleme

Her bebeğin gelişimi tamamen kendine bağlıdır. O yüzden siz ne kadar çabalasanız da oturma emekleme ve yürüme bebeğiniz ne zaman isterse o zaman olacaktır. Çevremdekiler bebeğime oturma eğitimini vermediğimi o yüzden geç oturduğunu söylediklerinde çok üzüldüm. Biz, bebeğimizi yanlış bir şey yapmamış olmak adına 6 aylık olana ve omurilik gelişimini tam tamamlanana kadar oturma pozisyonuna getirmemiştik. Oğlum 7. ayını geçmişti oturduğunda. Doktorumuz 'o ne zaman isterse o zaman oturur, sizin yapacağınız bir şey yok'  dediğinde ise rahatladım.
Oturmasına yardımcı olmak için minder desteği faydalı olacaktır. O oturmak ister veya istemez ona kalmış.
Emekleme ise her bebeğin yaptığı bir şey değil , yine bebeğinizin içinden  emeklemek geliyorsa emekliyor yoksa direk yürümeye başlıyor. Ama önüne yürüyen oyuncak gibi hedefler koyarsanız emeklemesine belki biraz katkınız olabilir.
Yürüme önce, sıralama (internetten ne olduğunu baya araştırdığım şey) sonra tay tay dedikleri (bunu ilk duyduğumda doktor 'tay tay yapıyor mu demişti' o ne ki dedim) şekilde ilerliyor.Sıralama ve tay tay başlayınca bir andan bakıyorsunuz ki çocuğunuz yürümeye başlamış. Tabii yine kendi ne zaman isterse o zaman. Yürümesi için de ona hedefler sunabilirsiniz. Oyuncak uzatma vs. Ama yürüteç bazı doktorlar önerse de çoğu doktor ve ben kesinlikle önermiyorum. Kullanmadık da. Hiç bir anlamı yok. Anneye yardım dışında. Anne çocuğunu onda oyalayabiliyor ama çocuğa bir katkı sağlamıyor.
 
Not: Sıralama =Koltuk, masa vs. tutunarak yürümek
        Tay Tay=Elini bırakıp adım atmak
 
Ailelere tavsiyemdir: Bebeğinizin sağlık problemi yoksa oturması, emeklemesi ve yürümesi geciktiyse üzülmeyin, elbet bir gün oturacak ve de yürüyecek. Kendi ne zaman isterse o zaman..

15 Ocak 2015 Perşembe

Bebeklerde Tırnak Batığı


Bebeklerde tırnak batığı da mı olurmuş demeyin. Oluyor, hatta oğlum 1 aylıktı olduğunda. Ayak başparmağı iltihap toplamış , şişmiş ve kızarmıştı. Tabi her zaman ki gibi panik olduk ve çocuk doktoruna götürdük. O da dikkatlice kesin tırnağı dedi. Önce doktora baktım sonra bebeğime. Daha 1 aylıktı. Nasıl keserim tırnağını diye sordum, 'haklısınız kesemezsiniz' dedi ve çocuk cerrahına görünmemizi söyledi. Çocuk cerrahı da baktı. 'Çok ilginç nasıl olmuş' dedi. Yani bir anlam verilemedi duruma. Bactroban merhem ve Baticon sürmemizi söyledi. İlaç iyi geldi. İltihap toparladı ama 3 hafta kadar sürdü. İlacı çok uzun süre kullanmadık. Sürekli ayağını havalandırın dedi doktor. Ben de kış mevsimi ve bebeğimin çok küçük olması  sebebiyle ,çoraplarının ve  patikli pijamalarının parmak ucu kısımlarını keserek giydirdim. Şimdi onları hatıra olarak saklıyorum.
Ailelere tavsiyemdir: İltihap olması durumunda Bactroban merhem işe yarıyor ancak antibiyotikli olduğu için uzun süre kullanmak  doğru değil.

Sezeryan Mı? Normal Doğum Mu?

Ben en baştan beri sezeryan isteyen bir anneydim. Çünkü normal doğum yapacak kadar cesareti kendimde göremiyordum. Doktorum normal doğum yapmam için bana kitap önerdi .Gerçekten güzel bir kitaptı. Okudum, kendi kendine doğum yapan kadınlardan etkilendim ama sadece o kadar ben sezeryanı aklıma koymuştum. Çok şükür herşey yolunda gitti ve 39. haftanın içini bebeğimiz dünyaya geldi. O gün bir kez daha anladım ki çok doğru bir  karar vermişim. Çünkü benim rahmim tek yönlü büyümüş ve oğluşum da içerde biraz dar alanda kalmış. Doktorum normal doğum yapamayacağımı söyledi. Tabi ameliyattan sonra. Çünkü bu durum ultrasonla belli olmuyormuş. Zaten bebeğim ters duruyordu ve beklesek de dar alanda aldığı için dönemeyecekti ve normal doğum olmayacak, mecburen beni sezeryana alacaklardı. Çok şükür bunların hiç bir yaşanmadan sezeryanla hallettik herşeyi. Ben kombine yöntem dedikleri epidural-spinal anestesiyle aldım bebeğimi kucağıma. Bir çok kişiden bu yöntemin sıkıntılı olduğunu duydum. Ancak doktorum korkmamı söyledi ve anladım ki herşey önce Allahın izniyle, sonra da anestezi doktorunun becerisiyle sorunsuz olabiliyor.
Ailelere tavsiyemdir: Sezeryan düşünüyorsanız epidural-spinal yaptırın. Bebeğiniz 10 dakikada kucağınızda...

14 Ocak 2015 Çarşamba

Bebeklerde Sarılık

Bebeklerde sarılık genel olarak görülen bir durumdur. Ancak bizim gibi yeni anne baba olanlar için oldukça can sıkıcı geçen bir süreç olabilir. Bu durumda yapılması gereken kesinlikle rahat olmaktır. Çünkü oğlumun sarılığı tam 3 ay sürdü ve bu süreçte biz çok üzüldük ve neden geçmediğini bir türlü anlamadık . Ama sonunda anladım ki ve bunu her yaşadığımız olaydan sonra tekrar tekrar anlıyorum ki her çocuğun bünyesi de gelişim  süreci de çok farklı. Sarılıkta her hastanenin belli bir eşik değeri var ve bu değeri aşmadığınız sürece ışık tedavisi vermiyorlar. Biz o sınırı hiç aşmadık ve sınıra yakın seyreden bir dönemimiz oldu. İlk başlarda oğlumun o minicik ellerinden 2 günde bir kan alıyorlardı ve benim içim gidiyordu sırf sarılık derecesine bakabilmek için ve hummalı bir bekleyiş tabi değerin çok değişmediğini görünce çok üzülüyordum ama dediğim gibi tam 3 ay sürdü. İlk başlardaki gibi takmamayı da öğrendim.
Ayrıca ben bebeğimi emziriyordum. Emzirirsen çabuk geçer dediler, geçmedi. Mama verirsen geçer dediler, geçmedi. Sarı giydirirsen geçer dediler, geçmedi. Banyo suyuna altın at  geçer dediler, geçmedi. Yani sonuçta geçti ama kendiliğinden. Dediğim gibi bu tamamen oğlumun gelişimiyle alakalı bir süreçti bizde 3 ay sürdü kimisinde 2 gün sürebiliyor.
Ailelere tavsiyemdir :Eğer bebeğiniz 20 günü geçmiş ve sarılık düzeyi normal seyirlerdeyse sakın panik olmayın. Elbet bir gün geçecek.